Tarih meraklıları, Bursa'nın geçmişine ışık tutan beş antik kentte unutulmaz bir yolculuğa çıkmaya hazırlanıyor. Bursa'nın tarihi dokusu içinde gizli kalmış bu antik şehirler, ziyaretçilerine sadece görsel bir şölen sunmakla kalmıyor, aynı zamanda tarihsel bir deneyim de yaşatıyor. Antik kalıntılar, mimari yapılar ve yerel efsanelerle dolu bu kentler, hem tarih eğitimi hem de kültürel geziler için ideal bir ortam sağlıyor. Bu yaz, Bursa'da keşfedilmeyi bekleyen bu antik mirasların izini sürerek, tarihin derinliklerine dalmaya hazır mısınız?

Bursa antik kentleri

Adraneia / Hadriani

Adraneia, Orhaneli’nin 65 km güneyinde, Adranos Çayı'nın güney kıyısında yer almaktadır. Roma İmparatoru Hadrianus tarafından MS 2. yüzyılda kurulan bu kent, özellikle av mahalli olarak kullanılmıştır. İlk Çağ’da bir tapınak ve okul yapıldığı söylenmekle birlikte, kentle ilgili kaynaklar sınırlıdır. Orta Çağ boyunca bir psikoposluk merkezi olan Adraneia'da, günümüzde Roma dönemi duvar işçiliği özellikleri gösteren bir yapı kalıntısı ve bir nekropol bulunmaktadır. Ayrıca, Charles Texier’in bahsettiği gymnasium (eğitim kurumu) kalıntısı da dikkate değerdir.

Apollonia ad Rhyndakos

Apollonia, Uluabat Gölü'nün kıyısında, bir yarımada üzerinde kurulmuştur. Kentin adı, Pergamon Krallığı döneminde yaşayan kraliçe Apollonis'ten veya bölgede bulunan Apollon tapınağından gelmektedir. Tapınak, Bizans döneminde manastıra dönüştürülmüş ve taşları Haydarpaşa Limanı'nın yapımında kullanılmıştır. Kent, tarihi boyunca önemli bir dini merkez olarak varlığını sürdürmüştür ve bugün kalıntılarıyla ziyaretçilere antik dönemlerin izlerini sunmaktadır.

Basilinopolis

Basilinopolis, Orhangazi'den Gemlik yönüne 5 km mesafede yer alan bir antik kenttir. MS 365 yılında, İmparator Julianus'un annesi Basilline tarafından kent statüsü kazandırılan bu yer, Nikaia toprakları içinde bulunmaktaydı. Kentin tarihi kaynakları sınırlı olmakla birlikte, yerinde günümüze ulaşan herhangi bir kalıntı yoktur; sadece yazıtlı bir lahit parçası keşfedilmiştir. Basilinopolis, tarih boyunca önemli bir yerleşim alanı olmuş, ancak günümüzde yalnızca yazılı belgelerle varlığını sürdüren bir antik kent olarak kalmıştır.

Kios / Prousias ad Mare

Kios, MÖ 1390'da kurulan bir antik kenttir ve mitolojik öykülerle bağlantılıdır. Hellen mitolojisinde, Argo gemisi yolcularının bir kısmının burada konaklaması üzerine kurulduğu düşünülmektedir. Kios, tarihsel süreçte Frigya, Lydia ve Bithynia gibi krallıkların egemenliği altına girmiştir. MÖ 3. yüzyılda Bithynia Kralı I. Prousias tarafından tekrar canlandırılan bu kent, Bizans döneminde zengin bir zeytincilik ve ipekçilik merkezi haline gelmiştir. Ancak, antik çağdaki kalıntılar günümüze ulaşmamıştır.

Lopadion

Lopadion, Bursa’nın Karacabey ilçesinin Uluabat Gölü kıyısında yer alan bir antik kenttir. Hellen dilinde "çanak" anlamına gelen bu isim, antik kentin kökenlerine dair sınırlı bilgi sunmaktadır. Kentin kuruluş tarihi ve kimler tarafından kurulduğu bilinmemektedir. Günümüze ulaşan kalıntılar arasında Bizans dönemine ait bir köprü ve Orta Çağ’a ait sur kalıntıları bulunmaktadır. Lopadion, tarihi kaynaklarda geçmemesi nedeniyle gizemli bir geçmişe sahip olup, yalnızca birkaç kalıntı ile tanınmaktadır.

Miletopolis / Mileda

Miletopolis, Bursa-İzmir karayolu üzerinde Mustafakemalpaşa ilçesinde yer almaktadır. Miletos, Kyzikos ve Athena gibi antik kentlerden göç edenler tarafından kurulduğu düşünülmektedir. MÖ 1. yüzyılda adı geçen bu kent, Roma döneminde önemli bir piskoposluk merkezi haline gelmiştir. Ancak, günümüze yalnızca Orta Çağ sur kalıntıları ve Roma dönemine ait birkaç mimari parça ulaşmıştır. 1974 yılında karayolu yapımı sırasında keşfedilen Hadrianus dönemine ait tapınak kalıntısı, bölgenin antik tarihi hakkında önemli bilgiler sunmaktadır.

Kaynak: HABER MERKEZİ