Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü'nden Uzman Dr. Fatih Ay, çevresel faktörlerin, yaşam tarzı tercihlerinin ve kültürel çevrenin, dünya genelinde artan obezite oranlarında önemli bir rol oynadığını söyledi. Aşırı kilo ve obezitenin genel olarak kalori ve yağ alımındaki artıştan kaynaklandığını belirten Dr. Ay, alkolsüz içeceklerle aşırı şeker tüketimi, porsiyon büyüklüğünün artması ve fiziksel aktivitedeki sürekli düşüşün, obezite oranlarında artışta önemli rol oynadığına dair destekleyici kanıtlar bulunduğunu açıkladı. Araştırmalar, obez çocukların dış görünüş açısından arkadaşları tarafından daha zor kabul edildiğini, aileleriyle daha çok tartıştıklarını ve sosyal aktivitelerle ilgilenmediklerini veya arkadaş edinmekten korktuklarını, dolayısıyla psikolojik olarak kötü etkilendiklerini göstermektedir. Obezite aynı zamanda çocuğun akademik performansını ve yaşam kalitesini de olumsuz etkileyebilir.
ÇOCUKLUK ÇAĞI OBEZİTESİ NEDİR?
Uzman Dr. Fatih Ay, çocukluk çağı obezitesini, 2 yaş ve üzeri çocuklarda vücut kitle indeksinin (BMI) yaş ve cinsiyete göre yüzde 95'lik dilimde veya üzerinde olması olarak tanımladı. Çocukların BMI faktörlerinin yetişkinlerden farklı olduğunu belirten Dr. Ay, çocukların vücut kitle endeksinin yaşa ve cinsiyete göre belirlendiğini ve uzmanların sağlıklı bir BMI'yi değerlendirmek için özel büyüme çizelgeleri kullandığını söyledi. Bu nedenle, fazla kilolu çocukların düzenli olarak uzman kontrolünde olması ve takiplerinin yapılması gerektiğini belirtti. Çocuklara diyet önerilmemesi gerektiğini vurgulayan Dr. Ay, onları sağlıklı ve dengeli beslenmeye yönlendirerek, kilo kaybı sağlanması gerektiğini ifade etti. Bu yöntemle tedavi sürecinde çocukların normal büyüme ve gelişme sürecini stres altında kalmadan yaşayabileceklerini belirtti. Ayrıca, obezitenin önlenmesi ve tedavi sürecinde ebeveynlerin tutumunun da önemli olduğunu söyledi. Bu durumda çocukların, sorunun sadece kendi için kötü bir problem olmadığını anlamalarına yardımcı olunması gerektiğini belirtti.
Uzman Dr. Fatih Ay, çocuklarda obezitenin önlenmesi için ailelere düşen görevleri de sıraladı. Ailelerin, çocuklarının sağlıklı ve dengeli beslenme alışkanlığı kazanmalarını sağlamak için bir beslenme ve diyet uzmanından yardım alması gerektiğini belirtti. Günde en az 30 dakika fiziksel aktivite yapmalarını sağlamaları, çocuklarının okul spor etkinliklerine katılmasını teşvik etmeleri, basit yürüyüşler yapmalarını sağlamaları ve televizyon veya bilgisayar karşısında geçirilen zamanı azaltarak fiziksel aktivite içeren faaliyetler yapmalarına özen göstermeleri gerektiğini belirtti. Ayrıca, yemek saatlerini düzenlemeleri, çocuklarına su içme alışkanlığı kazandırmaları, tek tip beslenmeyi önlemeleri ve büyük porsiyonları azaltmaları gerektiğini ifade etti. Fast food, şeker, bisküvi ve çikolata gibi besinleri tamamen yasaklamamaları, zaman zaman dengeli olarak tüketmelerine izin vermeleri gerektiğini belirtti. Çocuklarını ödüllendirirken de pasta, tatlı, çikolata ve şeker yerine meyveyi tercih etmelerini önerdi. Son olarak, çocuklara beslenme çantası hazırlamaları ve tercihlerinin kalorisi düşük, az yağlı besinler olmasına dikkat etmeleri gerektiğini söyledi.
