Yeni Eğitim- Öğretim yılının başlamasıyla mevsim geçişinde görülebilecek salgın riskleri velileri endişelendirdi. Covid-19 salgını sonrası başlayan pandemi süreciyle okullar uzun bir süre kapalı tutulmuştu. Dünyada ortaya çıkan yeni varyantların ve mevsimsel solunum yolu enfeksiyonlarının yeniden yayılabilme riski de, yeni okul döneminde alınabilecek önlemleri gündeme getirdi. Uzmanlar, henüz yeni varyantların ülkemizde görülmediğini belirterek, buna karşılık ilerleyen zamanlarda oluşabilecek salgın riskine karşı “Maske ve mesafe” kuralına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
“Vakalar artabilir”
Mevsim geçişlerinde sıkça görülen solunum yolu enfeksiyonlarının yeniden artış gösterebileceğini vurgulayan İzmir Tabip Odası Sekreteri Yüce Ayhan, “Mevsimsel solunum yolu enfeksiyonu vakalarında artış olabilir. Yeni varyantların ülkemizde ortaya çıkması gibi bir durumda ise yeniden maske ve mesafe önlemlerine uymak gerekecektir. Solunum yolu enfeksiyonu açısından ise toplu yaşam alanları elbette risk yaratıyor. Okullarda konuyla ilgili bireysel çözümler çok etkili olmayabilir ancak okullarda bazı önlemler alınabilir. Örneğin sınıf mevcutlarının azaltılması gibi veya teneffüslerde mutlaka sınıfların havalandırılması gibi noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir” dedi.
“Maske takılmalı”
Öğrencilerin toplu taşımalarda mesafeye dikkat etmesi gerektiğini belirten Ayhan, “. Solunum yolu enfeksiyonu geçirenler ve enfeksiyona yakalanma riskine yatkın olan öğrenciler maske takmalı. Bu önce kendilerini en önemlisi de çevreyi güvence almak için gereklidir. Aynı zamanda aşı takviminde yer alan tüm aşıların tamamlanması ve aşı karşıtlığının mutlaka önüne geçilmesi gerekiyor” ifadelerini kulandı.
“Veliler gözlemci olmalı”
“Hapşırık veya öksürük şikayeti olanlar mesafeye dikkat etmeli” diyen Ayhan, hapşırık ile mikroorganizmaların yayıldığını ve bundan dolayı salgın riskinin artacağını söyledi. Velilerin de çocuklarında herhangi bir hastalık bulgusu olup olmadığını gözlemlemeleri gerektiğinin altını çizdi. Ayhan, “Çocukta ateş veya şiddetli bir göğüs hırıltısı yoksa, basit bir burun akıntısı görülüyorsa, bu durum üst solunum yolu enfeksiyonu olarak açıklanır. Eğer bağışıklıkla ilgili sorunları yoksa, çocuklara hafif bir ateş düşürücü vererek gözlemlemeye devam edebilirler. Ancak ateş her zaman risk oluşturur ve fazla yükselirse havaleye yol açabilir. Bu noktada velilere düşen iyi bir gözlemci olmak. Basit yollu bir enfeksiyon mu yoksa şiddetleniyor mu, göğüs hırıltısı artıyor mu, bunlara bakmak lazım. Eğer bu bulgular varsa önce lütfen aile sağlık merkezine giderek kontrol ettirsinler. Çok ciddi havale gibi bir durum söz konusu değilse hastanelere akın etmeye gerek yoktur. Mevsim geçişlerinde bu salgınlar hep olur. Çocukları iyice gözlemlemek ve aşı takvimine sadık kalarak çocukların bağışıklık sistemini güçlendirmek yeterlidir. Bunun yanında elbette çocukların beslenmelerine de özen göstermek gerekmektedir” diye konuştu.
“Salgın önlemi yok”
Birçok okulun depremden sonra yıkılarak yenisinin yapılmadığını ve bundan dolayı okullarda sınıf nüfuzlarının çok fazla olduğunu belirten Eğitim-Sen İzmir 5 No’lu Şube Başkanı Özcan Çetin, “Milli Eğitim Bakanlığı daha okul sorununa çözüm bulamazken, hijyen konusunu konuşmak lüks geliyor. Maalesef herhangi bir salgına karşı bir önlem yok. Zaten çoğu okulda temizlik görevlisi açığı var. Okullarda temizlik yapılmıyor. Dolayısla herhangi bir salgın riskine karşı alınmış bir önlem maalesef yok” dedi.