Günümüzde dijitalleşme, uzaktan eğitim ve sosyal medya kullanımının artmasıyla çocukların ekran karşısında geçirdiği süre hızla artarken, ekran bağımlılığı riski de giderek büyüyor. Uzmanlar, özellikle 0-6 yaş grubunda ekran kullanımını sınırlamanın ve okul dönemi ile ergenlik çağındaki çocukların internet kullanımında aile desteğinin önem taşıdığını belirtiyor.
Klinik Psikolog Ayşegül Nezor, çocukları oyalama amacıyla dijital cihazlara yönelmenin ekran bağımlılığına zemin hazırladığını vurguluyor. Çocuklar erken yaşlarda telefon ve tabletlerle tanışıyor, çevrimiçi platformlara kolayca erişim sağlıyor. Bu süreçte geleneksel oyuncaklardan uzak kalan çocuklar, ekranlar karşısında pasif izleyiciye dönüşüyor. Uzmanlar, fiziksel oyuncaklarla oynayan çocukların hayal gücünü daha etkin kullanırken, dijital cihazlara bağımlı büyüyen çocukların zihinsel ve sosyal gelişiminde olumsuz etkiler gözlemlendiğini belirtiyor.
10-13 Yaş Grubu Dijital Bağımlılığa Karşı Daha Savunmasız
Araştırmalara göre, 10-13 yaş arası çocuklar dijital bağımlılığa daha yatkın bulunuyor. Bu yaş grubunda ekran süresinin artması, çocukların okuldaki odaklanma becerilerini, uyku düzenlerini ve akademik başarılarını olumsuz etkiliyor. Özellikle iki saatten fazla ekran süresi, dikkat dağınıklığı ve uyku sorunları gibi riskleri beraberinde getiriyor. Uzmanlar, dijital cihazların uzun süreli kullanımının, çocukların öz denetim becerilerini zayıflatarak tatminsizlik hissini artırabileceğini belirtiyor.
Ailelerin, çocuklarını ekran başında geçirdikleri süreyi sınırlayarak fiziksel aktivitelere yönlendirmesi ve sosyal etkileşimlerini desteklemesi, ekran bağımlılığını önlemede kilit bir rol oynuyor. Dijitalleşmenin hızla arttığı bu dönemde, ebeveynlerin bilinçli dijital kullanım ve sınır koyma konularında daha fazla bilgi sahibi olması, çocukların sağlıklı gelişimleri için önemli adımlar arasında gösteriliyor.