Entelektüel bir belediye başkanı portresi: Sefa Taşkın
Timuçin Çelebi
Bizim siyasetçilerin içinde kültür alanında emek ve eser vermiş, bunu bir yaşam biçimi olarak benimsemiş olanlara rastlamak pek kolay değildir. Varsa da bir elin parmaklarını geçmez. Siyasi yaşamları genelde Meclis’te el indirip-kaldırmak (TBMM’ye düzenli olarak giden de pek yoktur, genelde seçim bölgelerinde yani memleketlerinde bulunurlar!) ve bir dönem daha milletvekili olabilmenin yollarını aramakla geçer. Belediye başkanları da (Gerçekten hizmet aşkıyla yanıp tutuşan ve geride bir takım eserler bırakmanın derdinde olanlar hariç) pek farklı değildir.rnBergama’da 1989-1999 yılları arasında belediye başkanlığı görevinde bulunan, 16 Eylül’de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday adaylığını açıklayan Sefa Taşkın, yukarıdaki sınıflandırmanın dışında bir siyasetçi ve belediye başkanıdır. Bergama Belediye Başkanlığı sırasında, ilçeden yıllar önce kaçırılan ve halen Berlin Müzesi’nde bulunan Zeus Sunağı’nın ait olduğu topraklara geri getirilmesi için harcadığı çaba, siyanürlü altın madenine karşı verilen direnişte oynadığı rol ve sonrasında yazdığı kitaplarla entelektüel ve aydın kişiliğini ortaya koymuştur.rn1950 yılında Bergama’da doğan Sefa Taşkın, ilk ve ortaokulu Bergama’da, liseyi İzmir Atatürk Lisesi’nde okudu. 1973 yılında ODTÜ’den inşaat mühendisi olarak mezun oldu. Çeşitli işlerde mühendislik yaptıktan sonra 1989’da SHP’den Bergama Belediye Başkanı seçildi. 1994’te, bu kez CHP’den yeniden başkan seçildi. Başkanlığı sırasında 1860’larda Bergama’dan Carl Human isimli bir mühendis tarafından Berlin’e kaçırılan (İşin ilginç yanlarından biri de, bir mühendisin kaçırması, mühendis bir belediye başkanının ise geri getirmeye çalışması) Zeus Sunağı’nın geri getirilmesi için kampanya başlattı. Bergamalı gençler, 1990’larda iki kez Berlin’e giderek Zeus Sunağı önünde gösteri yaptı. Bu kampanya, Türkiye’de tarihsel mirasa karşı ilk sahiplenmelerden biriydi.rnMaden direnişirnYine aynı dönemde Bergama Ovacık’ta siyanür kullanılarak işletilmek istenen altın madenine karşı Sefa Taşkın, yöre insanları, çevreciler ve çevre avukatları ile birlikte büyük bir direniş başlattı. Bu direniş de ülkede çevre bilincinin gelişmesi konusunda bir kilometre taşı kabul edildi. Siyanürlü altın madenine karşı verilen mücadele ile ilgili olarak Harvard, London SE dahil birçok üniversite tarafından doktora düzeyinde araştırma çalışması yapıldı.rnTürk ve Yunan halkları arasında dostluğun ve barışın gelişmesi ve kalıcı hale gelmesi konusunda da çalışmalarda bulunan Sefa Taşkın, bu çabalarından dolayı 1996 yılında Abdi İpekçi Barış Ödülü ile ödüllendirildi. 1999 yılında belediye başkanlığından ayrılan Taşkın, o dönemden bu yana Bergama yakınlarında zeytin bahçeciliği yapıyor. Sefa Taşkın’ın ulusal düzeyde yayınlanmış Pembe Sardunya, Ege Rüzgarları ( Sürgündeki Zeus,-Pergamon Hümanizması-İzmirli Kör Ozan Homeros) Sürgündeki Zeus-, Mysia ve Işık İnsanları Anadolu Kültürünün Gizli Tarihi, Siyanürcü Ahtapot, Ağaçlar Ağlar mı Bergama'da, Filemon ile Baukis, Kına Rengiydi Deniz, Pergamon Kadınları, Luviya-Batı Anadolu ve Ege’nin İ. Ö. 2. Bin Yıl Tarihine Bir Bakış isimli kitapları bulunuyor.rnİzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı aday adaylığını, öğrencilere ulaşımın bedava olacağı ve su faturalarının yarı yarıya azalacağı gibi iddialı vaatlerle açıklayan Sefa Taşkın, İzmir’i daha yeşil bir kent haline getireceklerini söyledi. CHP, Sefa Taşkın’ı aday gösterirse İzmirliler, teveccüh gösterip oyunu kendisinden yana kullanırlar mı? Bunu bugünden bilemeyiz. Bergama Belediye Başkanlığı döneminde ve sonrasında yaptığı çalışmalarla tanınan ve sevilen Sefa Taşkın’a bu zorlu yolda başarı diliyor ve “yolu açık olsun” diyoruz.rn
Yorumlar