Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven, Kovid-19 salgını sürecinde hızlanan dijitalleşmenin sinema izleme alışkanlıklarını köklü bir şekilde değiştirdiğini vurguladı. Güven, Muğla'nın Bodrum ilçesinde gerçekleştirilen "12. Bodrum Türk Filmleri Haftası" etkinliğine katılarak, sinemanın geleceği hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Dijitalleşmenin Etkileri
Güven, salgın döneminin dijital teknolojilerin yaygınlaşmasına neden olduğunu belirterek, "Her şey çok hızlandı. Dijital teknolojiler, hem alışkanlık hem de bağımlılık haline geldi," dedi. Genç neslin sinemayı, küçük ekranlarda izlenebilir bir sanat olarak gördüğünü dile getiren Güven, bu durumun sinema kültürü açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. "Yeni nesil dijital teknolojileri çok iyi kullanıyor. Cep telefonlarından, laptoplardan film seyrediyorlar. Bu sinema değil," diyerek, beyaz perde kültürünün kaybolmakta olduğunu vurguladı.
Beyaz Perde Kültürünün Önemi
Sinema sanatının en büyük deneyiminin beyaz perdede, yüksek sesle ve karanlıkta topluca izlenmesi gerektiğine dikkat çeken Güven, "Bunun dışında yapılan şeylere sinema diyemeyiz. Maalesef artık perde kültürünü kaybediyoruz," şeklinde konuştu. Salonda yapılan bazı önlemlerle genç nesli beyaz perdeyle tanıştırma çabasında olduklarını belirten Güven, "Bunları tekrar bizim kadim kültürümüze, beyaz perde kültürüne geri döndürmenin yolunu bulmak zorundayız. Bizim en önemli işlerimizden bir tanesi bu," dedi.
Gençler ve Sinema Deneyimi
Beyaz perdede film izleyen bir gencin bir daha cep telefonundan film izlemeyeceğini düşündüğünü belirten Güven, sinema filmlerinin yüksek prodüksiyon kalitesine sahip olduğunu vurguladı. "Filmler sadece cep telefonunda seyredilirse bu kadar özenli olmasına gerek yok. Korkumuz, sadece cep telefonundan seyredilen filmlerle zaman içinde büyük, kaliteli filmlerin sayısının düşmesi hatta yok olmasıdır," dedi.
Sinemanın Geleceği İçin Özel Çalışmalar
Birol Güven, müdürlüğün sinema ile ilgili çok özel çalışmalar yaptığını ifade ederek, hayatında hiç sinema görmemiş çocukları beyaz perdeye götürme çabalarını sürdürdüklerini aktardı. Geçtiğimiz yıl 1 milyon çocuğun ilk defa sinemayla tanıştığını, bu yıl ise 200 bin çocukla bu çalışmaların devam ettiğini söyledi. "Tek bir hedefimiz var; beyaz perde. Beyaz perde olmayınca sinema da olmaz," diyerek sinemanın diğer medya ve dijital platformlarla olan ilişkisini de vurguladı.
Birol Güven'in bu açıklamaları, beyaz perde kültürünün korunması ve geleceği için atılacak adımların önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Sinemanın toplumsal ve kültürel bir deneyim olarak yaşatılması gerektiğini vurgulayan Güven, bu kültürü gelecek nesillere aktarabilmek adına çalışmalarına devam edeceklerinin altını çizdi.
