Son zamanlarda dikkatleri üzerine çeken İsias Oteli, gizemli bir olayın odak noktası haline geldi. Vatandaşlar arama motorlarında İsias Oteli nerede? İsias Oteli olayı ne? sorularına yanıt arıyor.İşte detaylar...

İsias Oteli nerede?

Türkiye'nin Adıyaman şehrinde yer alan İsias Otel (tam adıyla Grand İsias Hotel), 6 Şubat 2023 günü sabah 04.17'de gerçekleşen deprem sırasında çöktü. Otelin çökmesi sonucu toplamda 65 kişi öldü

İsias Oteli olayı ne?

1990-1991 yıllarında Hocaömer Mahallesi'nde, Atatürk Bulvarı'nda bulunan İsias Otel, Bozkurt ailesi tarafından aile apartmanı olarak tasarlandı ve inşa edilmeye başlandı. Ancak inşaat sırasında binanın yarım kalması nedeniyle yaklaşık on yıl boyunca tamamlanamadı ve kaba inşaat halinde kaldı. Bu süreçte hava koşullarına maruz kalarak korozyona uğradı.

2001 yılında İsias Otelcilik, binayı otele dönüştürdü. 2005 yılında otelin yatak kapasitesi 35'ten 65 odaya çıkarıldı ve otel lobisinde bulunan bazı kolonlar kesildi. Bunun yanı sıra, binanın çökmesinden sonra yazılan raporlara göre kaçak bir sekizinci kat yapıldı.

Otelde kalan gruplar arasında, Gazimağusa Türk Maarif Koleji'nden Adıyaman'a gelen voleybol takımları ve velileri bulunmaktaydı. Bu grup, depremden önce otelde konaklayarak turnuvaya katılmışlardı. Öğrenciler otelin ön cephesindeki odalarda, veliler ve öğretmenler ise arka tarafta kalmıştı. Maalesef, deprem anında otelde kalan öğrenciler enkaz altında kalarak hayatlarını kaybettiler.

Bir diğer grup ise Turist Rehberleri Birliği'nden gelen 43 kişilik bir kafileydi. Güneydoğu bölgesi için yapılan tur rehberliği eğitimi sırasında İsias Otel'de konaklamaktaydılar.

Kuzey Kıbrıs Başbakanı Ünal Üstel, duruşmayı, beraberindeki yaklaşık 100 kişilik heyetle takip ettiklerini söyledi.Üstel, "Dava bizim için çok önemlidir. İsias Oteli davası, depreme ilişkin davalardan biridir. Dolayısıyla dava görüşülecek ve çıkacak netice hem Türkiye açısından diğer davalara emsal açısından önemlidir, hem de KKTC için çok önemlidir. Çünkü İsias davası bizim de davamızdır. Biz Türkiye Cumhuriyetinin yüce Türk adaletine güveniyoruz" dedi.

Duruşmada dinlenen otel sahibi tutuklu sanık Ahmet B, otel arsasının ticari konut olarak imara açıldığını, başvuru yaptığı belediyeden kendisine buranın 9 kat imarlı olduğu ancak ilerleyen zamanda 12 kata çıkarılacağı ve projenin de buna göre hazırlanması gerektiğinin söylendiğini savundu.

Sanık, soru üzerine demir ya da kolon kesildiği söylemlerinin iftira olduğunu kaydetti.

Ahmet B, "Suçlu değilim, suçlu insan pişmanlığını ortaya koyar, 52 bin can gitmiş, otelimdeki misafirler gitmiş, sadece çok üzüntülüyüm, kahroluyorum. Eğer suçlu olsaydım ben gider enkazın başında hayatıma son verirdim." dedi.

İnşaat mühendisi tutuklu sanık Halil B, iddianamede 185 sayfa rapor yazıldığıyla ilgili suçlamayı iddianamede gördüğünü aktararak iddianın doğru olmadığını, kendisinin sadece eski-yeni raporları karşılaştırdığını ve 3 sayfalık rapor hazırladığını kaydetti.

Tutuksuz sanık Mehmet G. ise "Biz sadece statik projesini yapar, tespit ederiz. 1975 yönetmeliğine göre yapıp tespit etmişiz, bunun dışında bir sorumluluğumuz yok. Projeyi otel olarak çizmedim, konut olarak çizdim." diye konuştu.

Yaşamını yitiren Hasan Bilge’nin babası Mehmet Akif Bilge, "Çocuklarımızın ağzı, burnu, kulakları kum dolmuştu, hiçbir yaşam üçgeni yoktu, zaten savcılık raporunda da var, havasızlıktan ölmüşler. Yüce adalete güveniyoruz, bir son verilmesi lazım, tüm ilgililerden şikayetçiyiz.” dedi.

Hayatını kaybeden sporcu İmran Aydoğdu’nun kardeşi İrem Aydoğdu ise “Kardeşim kum yığınında boğulmuştu, biz artık yaşamıyoruz. Bu çocuklar Kıbrıs’ın aydınlık yüzleri, ülkelerinin gururuydu. Sadece biz değil, tüm Kıbrıs etkilendi.” dedi.

Anne Deniz Çetiner, tüm sorumlulardan şikayetçi olduğunu dile getirerek, “Benim çocuğum donarak ölmedi, raporda yazıyor karın baskısı ve iç kanamadan öldü, yatağında öldü. Keşke sanıkların başına yıkılsaydı.” diye konuştu.

Kaynak: HABER MERKEZİ