İzmir

İzmir'den Adıyaman'a uzanan 'sanat' köprüsü

Türkiye’nin en büyük çağdaş sanat etkinliklerinden biri olan Kommagene Bienali, Adıyaman’da ikinci kez sanatseverlerle buluştu

Abone Ol

Adıyaman, Türkiye'nin en büyük çağdaş sanat etkinliklerinden biri olan Kommagene Bienali'ne ikinci kez ev sahipliği yaptı. "İyileşmek" temasıyla düzenlenen bienal, sanatseverleri Adıyaman'ın tarihi ve kültürel zenginlikleriyle buluşturdu. Bu önemli etkinlikte İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Tekstil ve Moda Tasarımı Bölümü'nden Doç. Dr. Şölen Kipöz, moda tasarımcısı Hatice Gökçe ile birlikte hazırladığı "Yükü Omuzlamak" adlı tekstil yerleştirmesiyle yer aldı. Kipöz, atık kumaşlardan geri dönüştürülmüş elyafları kullanarak hazırladıkları bu eserde, bölgenin kadınlarının tarih boyunca inşa edici, şifa verici ve hayatı devam ettirici rolünü vurguladıklarını söyledi. "Bölgede, tarih boyunca kadının inşa edici, şifa verici ve hayatı devam ettirici bir rolü olduğu biliniyor. Biz de çalışmamızda bunu yansıtmak istedik" diyen Kipöz, eserde kullanılan halı ve kilim motiflerinin Adıyamanlı akademisyen Ayşegül Zencirkıran'ın tez çalışmasına dayandığını belirtti.

Kommagene Bienali, LAM Derneği'nin koordinasyonunda, SANKO Holding'in ana sponsorluğunda ve Nihat Özdal'ın direktörlüğünde, Macar sanatçı Prof. Dr. Eros Istvan'ın küratörlüğünde gerçekleştirildi. 20 farklı ülkeden 53 sanatçının katılımıyla gerçekleşen bienalde pek çok tanınmış isim eserleriyle yer aldı. Bienal, 8 Kasım'a kadar sanatseverlerin ziyaretine açık olacak.

"Bölge Esnafıyla Ortak Çalışma"

Bienalin ilham kaynaklarından biri olan Kommagene Krallığı'nın doğu ile batıyı birleştiren yapısı, Kipöz'ün eserine de yansıdı. Eserin yapım sürecinde Adıyamanlı zanaatkarlar ve esnafla çalıştıklarını vurgulayan Kipöz, "Bölgenin kadınları, tarih boyunca kendilerini hep motiflerle ifade etmiş. Bölgede, kadının inşa edici, şifa verici ve hayatı devam ettirici bir rolü olduğu biliniyor. Vurgu yapmak istediğimiz konu, kadının taşıdığı yüklerdi. Yükü omuzlayan ama kırılgan yaşamlarına ve görünmezliklerine rağmen şifalandıran; yerel bilgelik ve becerilerin devamını sağlayan güçlü kadınların, yaşamın sürekliliği için bir umut oluşturduğunu aktarmak istedik. Eserde kullandığımız halı/kilim motifleri için Adıyamanlı akademisyen Ayşegül Zencirkıran'ın tez çalışmasından yararlandık. Kahta kalesinde açık alanda dikkat çekici bir tekstil yerleştirmesi olarak ifade edilebileceğimiz bu eser; tasarımı ile kavramsal olarak kadınların omuzladığı yükü anlatırken, bulunduğu mekana enerji ve görsel zenginlik katan bir nesne olarak da dikkat çekiyor" ifadelerini kullandı.

"Etkileyici Bir Atmosfer"

Sanatçıların eserleri, Adıyaman'ın tarihi ve kültürel mirasına ev sahipliği yapan Nemrut Dağı, Kahta Kalesi, Cendere Köprüsü ve Perre Antik Kenti gibi ikonik mekanlarda sergileniyor. İki hafta boyunca Kahta'da yoğun bir çalışma yürüttüklerini belirten Kipöz, "İki hafta boyunca Kahta'daki sanatçı misafirhanesinde kaldık ve sadece hazırlayacağımız esere odaklandık. Bölgenin yerel özelliklerinden, kültürel dokusundan etkilenerek yerel bienal gönüllülerinin rehberliğinde kiminle iletişim kurabiliyorsak, ne şekilde üretim yapabiliyorsak öyle çalıştık. Böylesi büyük bir açık alan sergisi, Türkiye'de ilk. Mekanlar o kadar güzeldi ki, eserleri koyduğumuz anda çok etkileyici bir atmosfer oluşturdu" diye konuştu.

Kommagene Bienali, sanatı ve kültürü buluşturan bu etkinlik sayesinde Adıyaman'ın tarihi mirasına yeni bir soluk getirmeyi amaçlıyor.