Karabük'ün mistik atmosferi, tarihi zenginlikleri ve kültürel derinlikleri, zaman içinde bir dizi şehir efsanesine ev sahipliği yapmıştır. Bu efsaneler, şehrin gizemli geçmişine dair izler taşırken, meraklıları tarafından sıklıkla araştırılmaktadır. Karabük'ün sokaklarında dolaşan efsaneler arasında kaybolan zamanın perilerinden tutun da unutulmuş sarayların hayaletlerine kadar birçok farklı hikaye bulunmaktadır. Şehrin sırlarını keşfetmek adına merak uyandıran sorgular arasında "Karabük şehir efsaneleri nelerdir?", "Hangi tarihi mekanlarda efsanevi olaylar yaşanmıştır?" ve "Karabük'ün gizemli geçmişi, şehir efsanelerine nasıl yansımıştır?" gibi sorular bulunmaktadır. Bu yazıda, Karabük'ün dokusunu oluşturan bu ilginç efsaneler, şehrin tarihine dair izlerle birleştirilerek meraklı okurları büyüleyici bir yolculuğa davet ediyor.

Geyikli Dede Efsanesi

Çok eski zamanlarda Öğlebeli Köyü'nde yaşayan fakir bir çoban, köy halkı tarafından "Geyikli Dede" olarak anılmaktaydı. Bu çobanın hayatı, kendisini sevdiren güzel sözleri ve esrarlı haliyle dolu dolu geçmişti. Kurak ve kıraç topraklarda sığırlarını otlatan Geyikli Dede, bir gün köyün öte tarafındaki çayırlara geçememesinden dolayı can sıkıntısı çeker.

Geyikli Dede, çayın üstüne köprü yapmaya karar verir ve ormandan kesilen ağaçları danasının sırtında taşıyarak köprü inşa etmeye başlar. Ancak, Tanrı'ya dua edip yardım istemesi sonucunda ormandaki geyikler, geceleyin ağaçları taşıyarak köprüyü kurarlar. Dede, aynı şekilde bir camii yapmak ister, fakat bu kez köylülerin gözetimine takılır. Geyiklerin taşıdığı taşlarla camii inşa edilir, ancak Geyikli Dede, yaşamının sona erdiği gün köyden ayrılır ve ardında "Bahattin Gazi" türbesini bırakır.

Adam Kurutma Kayası Efsanesi

Karabük'te dolaşan bir diğer efsane, zalim bir beyin yaşadığı bir dönemi konu alır. Bu bey, acımasızlığıyla tanınır ve insanları kızgın saç üzerinde namaza durdurarak eğlence arar. Ancak bir gün bey, amansız bir hastalığa yakalanır ve tüm hekimler çare bulamaz. Rüyasında Hızır'ı gören beye, dermanın "Adam Kurutma Kayası"nda olduğu söylenir.

Bey, kızgın kayalara çıkar, ancak ayakları yanmaya başlar. Zorlu bir namazın ardından Hızır'ın sesini duyar ve iyileşmesi için tövbe etmesi gerektiğini anlar. Bey, kötülüklerinden arınarak halkına yardım etmeye karar verir ve zamanla iyileşir. Bugün, bu kayaların bazı hastalıklara şifa olduğuna inanılır ve efsane, Karabük'te hala dilden dile dolaşmaktadır.

Kaynak: Haber Merkezi