Türkiye’nin dünya kiraz üretiminde birinci sırada olduğunu açıklayan Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Üyesi Ahmet Özken, buna karşın döviz getirisi anlamında Şili’nin 8 kat gerisinde kaldığımızı vurguladı. Türkiye’nin ihracatını artırmak adına katma değer kazandırmak gerektiğini açıklayan Özken, ayrıca turizmi de işin içine dahil etmek gerektiğini sözlerine ekledi. Japonya’nın ‘Sakura’ adını verdiği kiraz ağaçlarının meyve vermemesine karşın milyonlarca ziyaretçiyi çektiğini kaydeden Özken, “Sakura ağacının çiçek açtığı dönemde düzenlenen festivale dünyanı dört bir yanından turlar düzenleniyor. Toplam 15 gün süren bu festivalde sakura ağaçlarında tek bir kiraz göremezsiniz ama çiçeklerin o halini görmek için milyonlarca insanı görebilirsiniz. Japonya 15 günlük bu festivalden 7 milyar dolardan fazla döviz elde ediyor” dedi. Kuzey yarımkürede ilk kiraz hasadının Kemalpaşa’da yapıldığını açıklayan Özken, “Biz de Kemalpaşa bölgesinde ilk hasat dönemini festivale çevirebiliriz. Gelen turistlerin hasada katılması, ürünlerini işlemesi ve farklı şekilde katma değer kazandırıp giderken yakınlarına da götürmesiyle bölgenin tanıtımına katkı sağlanmış olur” diye konuştu.
“Üretimde lideriz ama…”
Sadece Kemalpaşa'da 7 bin çiftçinin yaklaşık 80 bin ton kiraz ürettiğini kaydeden Özken turizmin yanı sıra ürüne katma değer de kazandırmak gerektiğini kaydetti. Türkiye’nin kiraz üretiminde dünyada birinci sırada olduğunu belirten Özken şöyle konuştu: “Dünyada üretilen kirazın neredeyse 4’te 1’i ülkemizde yetişiyor. Fakat Şili ihracatta çok daha fazla döviz elde ediyor. Örneğin ülkemiz ise geçen yıl ürettiği 670 bin ton kirazın yaklaşık yüzde 40'ını ihracatla gerçekleştirip sadece 215 milyon dolar kazanırken bizim 3'te 2'miz kadar üretim yapan Şili, kasasına 1.7 milyar dolar yani bizden 8 kat daha fazla döviz girdisi sağladı. Bunu katma değerli üretimin yanı sıra devleti desteği ve teşviki ile gerçekleştirdi. Bizim de ihracatı artırmak için teşviklere ihtiyacımız var” diye konuştu
Bardakta değerlendi
Kemalpaşa kirazına coğrafi işaret tescili alındığını, patent başvurusunun da yapıldığını sözlerine ekleyen Özken, “Avrupa Birliği'ne de patent için başvurumuzu yaptık ama henüz tescilimizi almadık. Bunu da almamız halinde çok daha nitelikli, kaliteli ve bilinir hale geleceğiz” İfadelerini kullandı. Türkiye’de kirazın ihracat fiyatının 2,5 dolar ile 3 dolar arasında değiştiğine dikkat çeken Özken, “Şili ise bizim neredeyse 3 katımız olan 6,5 dolara satıyor. Biz bu makası daraltmak için kirazı, küçük şeker domatların konulduğu 200 gram ürün alan plastik bardaklara koyduk ve fiyatı 10 dolara çıktı. Ayrıca idrar söktürücü, ödem attırıcı, kilo vermeye yardımcı olduğu bilinen kiraz saplarını da özellikle Uzakdoğu’da oldukça sevilen ve aranan ürün. Bunları da atmayıp çay haline getirip satmalıyız” şeklinde konuştu.
“Büyükşehir ile başarırız”
Kemalpaşa’ya mutlaka bir kooperatif kurulması ve ürünlerin işlenip tek elden satılması gerektiğini söyleyen EBSO Meclis Üyesi Ahmet Özken şunları söyledi: “Yapılacak paketleme tesisi de ürünlerine değer katar. Kiraz sapları ve kirazlar bu tesiste işlenebilir. Diğer yandan ikinci kirazı dediğimiz daha küçük boy kirazlar da özellikle pasta ve tatlı sektöründe rağbet görüyor. Bu ürünleri de pazarlarda satmanın yanı sıra reçel ve benzeri şekilde kullanıp değerini artırabiliriz. Kurutma tesisimiz de olursa kirazlarımızı uzun süre tüketilebilir hale getirir, ziyan olması önlenir. Bu konuda İzmir Büyükşehir Belediyesi de bize destek verirse başarırız. ”
7,1 milyar $ kazandırıyor
Japonya’daki Sakura Festivali’nin ekonomik etkisi oldukça büyük. 2023 yılında kiraz çiçeği sezonunun Japon ekonomisine yaklaşık 7,1 milyar dolar katkı sağladığı tahmin ediliyor. Çiçek açmış ağaç tünelleri ve nehirlerin her iki yanında sıralanan sakuralar ada ülkesinin belli şehirlerinde ve o şehirlerin belirli sokak, park ve bahçelerinde yer alıyor. Açan çiçekler 15 gün ağaçlarda kalıp sonra dökülüyor. Bu sürede milyonlarca turist, çiçekleri fotoğraflamak üzere Japonya’ya akın ediyor.
