Güncel

Kutsal Perşembe ritüeli: Papa Francis kadınların ayaklarını neden öptü?

Abone Ol

Her yıl Katolik geleneğinin bir parçası olarak gerçekleştirilen Kutsal Perşembe ayininde, Papa Francis'in kadınların ayaklarını öpmesi, birçok kişinin dikkatini çekti. Sosyal medyada paylaşılan videolar ve haberlerle gündeme gelen bu olay, Katolik dünyasında tartışmalara neden oldu. Peki, Papa'nın bu eylemi neyi simgeliyor? İşte, merak edilen tüm detaylar...

Papa Francis kadınların ayaklarını neden öptü?

Papa Francis, 'hizmet ve tevazu anlayışını' vurgulamak amacıyla gerçekleştirdiği Kutsal Perşembe ayini sırasında, Roma'daki bir hapishanede 12 kadın mahkûmun ayaklarını yıkadı ve öptü. 87 yaşındaki Francis, son zamanlarda geçirdiği rahatsızlıkların hareket sorunlarını artırması üzerine ayini tekerlekli sandalyesinden gerçekleştirdi.

Kutsal Perşembe ritüelinde kadınları ve diğer inançtan insanları da katan Papa Francis, Vatikan için bu ritüelde bir devrim yarattı. Daha önce papalar bu ritüeli sadece Katolik erkekler için Roma'daki bir bazilikada gerçekleştiriyorlardı. Ancak Francis, 2013 yılında papa olarak ilk Kutsal Perşembe ritüeline aralarına kadınları ve diğer inançlardan insanları da dahil ederek Vatikan için bir 'devrim' yarattı.

87 yaşındaki Papa, ayak yıkama töreninde kadınların çıplak ayaklarından birinin üzerine su döktü ve küçük bir havluyla kuruladı. Daha sonra her bir ayağı öperek kadınlara gülümsedi. Bu hareket, Kutsal Perşembe'nin simgesel anlamını derinleştirirken, Francis'in hizmet anlayışını ve toplumsal dışlanmış kesimlere yaklaşımını bir kez daha vurguladı.

Kutsal Perşembe, Hristiyanlıkta Paskalya'dan önceki perşembe günü olarak kutlanır. Ayak yıkama töreni, her Kutsal Haftanın bir özelliğidir ve İsa'nın çarmıha gerilmeden önce birlikte yedikleri son akşam yemeğinde 12 havarisinin ayaklarını yıkamasını hatırlatır. Bu dini günde, İsa Peygamberin havarilerinin ayaklarını yıkaması ve havarilerle birlikte yediği Son Akşam Yemeği yad edilir.

Papa Francis, her yıl bir hapishaneye, mülteci merkezine ya da gençlik ıslahevine giderek bir rahibin görevinin özellikle dışlanmış kesimlere hizmet etmek olduğunu vurguluyor. Bu adımlarıyla Francis, Katolik Kilisesi'nin geleneğini yeniden yorumlarken ve toplumsal adalet ve eşitlik için çağrıda bulunuyor.