Psikiyatri Uzmanı Dr. Aysu Yakın Olgun, panik atakların fiziksel ve psikolojik belirtilerle seyrettiğini belirtti. Dr. Olgun, panik atak sırasında kişilerin göğsünde sıkışma hissi, çarpıntı, terleme, nefes darlığı ve boğulma hissi gibi rahatsızlıklar yaşadıklarını ifade etti. Ayrıca, panik atak esnasında solunumun yetersiz olduğu hissinin yanı sıra baş dönmesi, sersemlik ve bayılacak gibi olma hissinin de ortaya çıkabileceğini vurguladı.
Dr. Olgun, panik atak sırasında ellerde uyuşma veya karıncalanma hissinin yanı sıra, üşüme, ateş basması, mide bulantısı ve karın ağrısı gibi fiziksel şikayetlerin de görülebileceğini dile getirdi. Ayrıca, kişilerin kendilerini veya çevrelerini tuhaf ve gerçek dışı bir şekilde algılamalarının aklını kaybetme korkusuna yol açabileceğini belirtti. Panik atak geçirenlerin sıklıkla ölüm korkusu yaşadığını ve bu hislerin yaşam kalitesini, sosyal ilişkileri ve iş performansını olumsuz etkileyebileceğini sözlerine ekledi.
Panik atakların, tekrarlama korkusu nedeniyle kişiyi sürekli bir kaygı döngüsüne sokabileceğini ifade eden Dr. Olgun, bunun sosyal hayattan kaçınmaya, güvenli alanlar aramaya ve yaşamın kısıtlanmasına yol açabileceğini belirtti. Tekrarlayan panik atakların, kalıcı bir panik bozukluğuna dönüşebileceğini vurgulayan Dr. Olgun, tedavi edilmediği takdirde bu davranışların giderek artacağını ve kişinin yaşamının kısıtlanacağını kaydetti.
Dr. Olgun, panik bozukluğunun ruh sağlığı uzmanları tarafından ilaç tedavisi ve psikoterapi ile tedavi edilebileceğini belirtti. İlaçların beyindeki kimyasal dengesizlikleri düzenleyerek semptomları hafiflettiğini, bilişsel davranışçı terapinin ise kişilerin düşüncelerini fark etmesine ve sağlıklı bir şekilde yönetmesine yardımcı olduğunu söyledi. Dr. Olgun, panik bozukluğunun tedavi edilmesinin, kişinin yaşamını normale döndürmesi ve kaygılarını kontrol altına alması açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Panik bozukluk ve diğer anksiyete bozukluklarının, profesyonel yardım alındığında etkili bir şekilde tedavi edilebileceği uyarısında bulunan Dr. Olgun, belirtiler yaşayanların erken teşhis ve müdahale için bir uzmana başvurmalarını önerdi.
