Osmanlı İmparatorluğu döneminin zengin tarihi mirasını modern teknolojilerle buluşturan bir grup genç girişimci, Osmanlıca metinlerin Latin alfabesine çevrilmesi amacıyla geliştirdikleri yapay zeka destekli programla dikkat çekiyor. Abdullah Tarık Ömeroğlu ve arkadaşları tarafından geliştirilen "Vesiqari" isimli internet tabanlı program, Osmanlı Türkçesiyle yazılmış milyonlarca sayfa belgeye erişimi kolaylaştırarak Osmanlıca metinlerin okunabilirliğini sağlıyor.
Türkiye’de tarih, edebiyat ve Türkoloji gibi alanlarda eğitim gören öğrenciler ve Osmanlı Türkçesine ilgi duyanlar için büyük bir kolaylık sunan Vesiqari, transliterasyon ve kelime arama özellikleriyle geniş bir veri analiz imkanı da sağlıyor. Program sayesinde araştırmacılar, Osmanlıca yazılmış orijinal metinleri dijital ortamda inceleyebiliyor ve bu alandaki çalışmalarını daha hızlı bir şekilde gerçekleştirebiliyor.
Projenin Kökeni: Bir Öğrenci Evinde Başlayan Fikir
Girişimci Abdullah Tarık Ömeroğlu, projelerinin Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrenci olduğu dönemde ortaya çıktığını belirtti. Ömeroğlu, o dönemde Osmanlı Türkçesi ve farklı dillerden kitaplar hazırladığı bir süreçte, yazılımcı arkadaşının bu süreci bir yapay zeka projesine dönüştürme fikrini ortaya atmasıyla harekete geçtiklerini anlattı. İTÜ’de bitirme projesi olarak bu fikri geliştirme kararı alan arkadaşının desteğiyle projeye başlayan Ömeroğlu, aynı gün TÜBİTAK’ın BİGG (Bireysel Genç Girişim) teşvik programından gelen bir e-posta ile fikirlerini resmi bir proje haline getirme yolunda önemli bir adım attıklarını söyledi.
Ardından, TÜBİTAK’tan aldıkları destekle İTÜ Teknopark’ta bir şirket kurarak çalışmalara başladıklarını ifade eden Ömeroğlu, yaklaşık üç buçuk yıl süren geliştirme sürecinde birçok yapay zeka modelini devreye sokarak projeyi kullanılabilir hale getirdiklerini aktardı.
Osmanlıca’ya Dijital Erişim: Kütüphanelere ve Bireysel Kullanıcılara Hizmet
Ömeroğlu, geliştirdikleri sistemi bireysel kullanıcılar ve kütüphaneler olarak iki ana gruba ayırdıklarını belirtti. Kütüphaneleri de kendi içinde eserlerini paylaşmak isteyenler ve paylaşmak istemeyenler olarak ikiye ayırdıklarını ifade eden Ömeroğlu, “Bazı kütüphaneler eserlerini paylaşmaktan yana değil. Bu durumda, kütüphanelere özel bir havuz sistemi oluşturduk. Eğer bir kütüphane kendi eserlerini paylaşmak isterse, başka kütüphanelerin havuzlarından da yararlanarak büyük bir kaynak havuzu oluşturuyoruz. Böylelikle kullanıcılar, sisteme giriş yaparak 7 milyon sayfalık bir veri havuzunda arama yapabiliyor ve her bir belgenin çevrilmesi 1 dakikadan kısa bir sürede tamamlanıyor,” dedi. Sistemin yüksek başarı oranına sahip olduğunun da altını çizdi.
Gelecekte Türkçe Sadeleştirme ve Chatbot Destekli Özellikler
Projenin bir sonraki aşamasında, kullanıcıların metinlerin Türkçeye sadeleştirilmiş halini elde edebilmeleri için çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Ömeroğlu, ayrıca geliştirecekleri chatbotlar ve özetleme sistemleriyle metinlerin özetini çıkartma ve metinlerle diyalog kurma özelliklerini de kullanıcıların hizmetine sunmayı hedeflediklerini söyledi. İkinci aşama için TÜBİTAK’a başvuruda bulunduklarını ve sonuçlanmasını beklediklerini ifade etti.
Koleksiyonlar ve Büyük Veri Havuzu ile Genişleyen Bir Sistem
Projelerinin, mevcut çözümlerden farklı olarak bütün hizmetleri bir arada sunduğunu belirten Ömeroğlu, “Piyasada sadece kelime arama ya da tek bir sayfayı translitere etme gibi özelliklere sahip programlar var. Ancak bizim sistemimiz, büyük bir veri havuzunda hem arama yapma hem de transliterasyon yapma imkanı sunuyor. Ayrıca, bu veri havuzu sürekli olarak yeni metinlerle genişliyor,” dedi. Bu kapsamda, koleksiyoner Hakkı Tarık Us ve Seyfettin Özege gibi önemli isimlerin katkılarıyla matbu kitap ve süreli yayınları topladıklarını, çeşitli kütüphaneler, arşivler ve koleksiyonerlerle iş birliği yaparak veri havuzlarını zenginleştirdiklerini aktardı.
Ömeroğlu, Osmanlı Türkçesine ilgi duyan araştırmacılara ve öğrencilere yeni bir kapı açan projelerinde, bireysel kullanıcılardan cüzi bir ücret talep ettiklerini belirterek, projelerinin hedefinin sadece maddi kazanç olmadığını vurguladı.