Mersin'in Gülnar ilçesinde 10 Kasım 2021 tarihinde yaşanan Müslüme Yağal olayı, ülke genelinde büyük bir üzüntü ve dikkat çekmişti. Küçük yaşta bir çocuğun kaybolması ve ardından cesedinin bulunması, pek çok soruyu beraberinde getirmişti. Peki, Müslüme Yağal olayı nedir? İşte detaylar...
Müslüme Yağal olayı nedir?
Müslüme Yağal'ın 10 Kasım 2021'de Mersin'in Gülnar ilçesinde kaybolması ve ardından ölümünün açıklanması, Türkiye'nin gündeminde geniş yer buldu. 2,5 yaşındaki Müslüme'nin kaybolduğu gün, ailesi çadır kurdukları kırsal bir alanda konaklıyordu. Çadırın önünde oynarken kaybolan Müslüme'nin cesedi, arama çalışmalarının 10. gününde, çadır kurulan yerden 7 km uzaklıkta, bir ormanlık alanda bulundu. Cesedinde öldürücü travmatik lezyon bulunmadığı, ölüme sebep olan faktörlerin şiddetli rüzgarlar nedeniyle sıcaklığın düşmesi olduğu belirtildi.
Olayın ardından aile üyeleri, özellikle dede Hasan Yağal, gözaltına alındı ve Hasan Yağal tutuklandı. DNA raporları, dede Hasan Yağal'ın ve bazı aile üyelerinin genetik olarak uyumlu olduğunu gösterdi. Anne Selvi Yağal, kayınpederinin kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu itiraf etti.
Soruşturma sürecinde, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığı bir yayın yasağı kararı aldı. Müge Anlı'nın programında olayın işlenmesi, olayın geniş çapta haber yapılmasına neden oldu. 4 aile bireyine suçlamalar yöneltildi; dede Hasan Yağal, kasten öldürme, cinsel istismar gibi suçlardan yargılanırken, diğer aile üyeleri suçluyu kayırma suçlamasıyla karşı karşıya kaldı.
Olayın ardından, jandarma ekipleri aile üyelerinden bazılarını gözaltına aldı. Dede Hasan Yağal tutuklanırken, diğer aile üyeleri serbest bırakıldı. Soruşturma sonunda, Hasan Yağal hakkında "kasten öldürme", "çocuğun nitelikli cinsel istismarı", "cinsel amaçla cebir, tehdit ve hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" ve "suçluyu kayırma" suçlarından dava açıldı. Silifke 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, Hasan Yağal toplamda 33 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Diğer sanıklar ise suçlu bulunmadı.
Adli Tıp Kurumu raporlarına göre, Müslüme'nin cinsel istismara uğradığına dair bulgu bulunmadı ve ölüm nedeni kesin olarak belirlenemedi. Raporlar, Müslüme'nin tek başına cansız bedeninin bulunduğu yere ulaşamayacağını belirterek meçhul fail hakkında suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.