İstanbul Atlas Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Biyomedikal Mühendisliği'nden Dr. Öğretim Üyesi Erdem Tezcan, bağırsak mikrobiyotasının sağlıklı ve dengeli olmasının, bağışıklık sistemini güçlendirmede kritik bir rol oynadığını vurguladı.
'Birçok hastalığın önlenmesinde etkili'
Bağırsak florasının dengeye sahip olmasının, bağışıklık sisteminin gerekli bileşikleri elde etmesine ve çeşitli antijenler aracılığıyla eğitilmesine yardımcı olduğunu belirtti. Bu denge, birçok hastalığın önlenmesinde etkili olduğunu, özellikle COVID-19 gibi mikrobiyal hastalıkların önlenebilmesinde bağırsak mikrobiyotasının önemli bir rol oynadığını ifade etti.
Bağırsak terapisi beslenme sistemi, zararlı mikroorganizmaları uzaklaştırıp faydalıları artıran prebiyotik gıdaları tercih ederken, alerjen gıdaları diyetten çıkarma esasına dayanan bir yaklaşımı ifade ediyor. Bu sistem, genellikle kızartmalardaki yanıklar gibi alerjen etkiye sahip gıdaların tüketiminden kaçınmayı ve gluten ile kazein gibi potansiyel alerjenlerin farkında olmayı gerektiriyor.
'Birçok hastalığa neden oluyor'
Tezcan ayrıca, bozuk bir bağırsak florasının birçok hastalığa davetiye çıkarabileceğini, bu durumun sedef, egzama, romatizma, astım, KOAH, MS, hatta otizm gibi hastalıklara neden olabileceğini veya şiddetlendirebileceğini belirtti. Doğumdan itibaren sağlıklı mikroorganizmaların aktarımının ve anne sütünün faydalı mikroorganizmaları arttırmasının önemine değindi.
Bağırsak dengesinin bozulması durumunda, bağışıklık sisteminin zararlı mikroorganizmalar, toksinler ve hatta kendi dokularına saldırma riski taşıdığını ifade eden Tezcan, bağırsak terapisiyle sağlıklı bir beslenme düzeni ve zararlı mikroorganizmaları uzaklaştıran prebiyotik takviyelerin bağışıklık sistemini güçlendirebileceğini önerdi.