Balık yağı, son yapılan araştırmalarla beraber sağlığa olan etkileriyle dikkat çekiyor. Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Uzmanı Yeliz Yaman, balık yağının sağladığı faydaları ve önemini vurgulayarak, bu yağın günlük tüketiminin kalp, göz ve beyin sağlığına olumlu etkilerini desteklediğini açıkladı. Özellikle sinir sistemi bozukluğuna sebep olan depresyon gibi durumların azalmasında da balık yağının etkilerinin belirgin olduğunu ifade etti.
Balık yağının içerisinde bulunan EPA ve DHA yağ asitlerinin sağlık açısından önemli olduğunu belirten Yaman, bu yağ asitlerinin kalp, göz ve beyin sağlığına katkı sağladığını vurguladı. Omega-3'ün insan sağlığına olan yararlı etkilerini açıklayan Yaman, balık yağının anne karnındaki bebeğin gelişimi için de son derece önemli olduğunu belirtti.
Sağlıklı bir vücut için omega-3'ün önemi üzerinde duran Yaman, yeterince balık, keten tohumu, fındık, ceviz veya sebze tüketmeyen bireylerin omega-3 ihtiyacını karşılayamayabileceğini vurguladı. Balık yağı alırken trigliserid formunda olmasına dikkat edilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, omega-3'ün beyin gelişimi ve fonksiyonlarında etkin rol oynadığını, ayrıca bağışıklık sisteminin güçlenmesi, kalp hastalıklarının önlenmesi ve sinir sistemi fonksiyonlarında etkili olduğunu belirttiler.
Ilık denizlerde bulunan balıkların yeterince omega-3'e sahip olmadığını belirten Yaman, derin su balıklarının daha yüksek omega-3 içerdiğini vurguladı. Özellikle sardalya, hamsi, somon, tuna gibi derin su balıklarının omega-3 açısından zengin olduğunu ifade etti.
Dünya Sağlık Örgütü'nün günlük olarak en az 300-500 mg omega-3 alınmasını önerdiğini belirten Yaman, bu yağ asidini gıda takviyeleri şeklinde temin edilebileceğini ve kolesterol sorunu olanlarda alım oranının daha yüksek olabileceğini belirtti. Omega-3 yağ asidinin ceviz, soya fasulyesi, kabak çekirdeği, semizotu, keten tohumu gibi besinlerde de bol miktarda bulunduğunu ifade etti.
Balık yağının sağlık açısından önemi ve omega-3'ün vücut için kritik role sahip olması, sağlıklı bir yaşam için beslenme alışkanlıklarının gözden geçirilmesi gerektiğini bir kez daha vurguluyor.