Muş'taki etkinliğe katılan kadınlar, kendilerine kanser
teşhisi konulduktan sonra başlayan zorlu tedavi süreçlerini ve hastalığı
yenmek için verdikleri mücadeleyi AA muhabirine anlattı.

İstanbul'dan
Muş'a gelen 32 yaşındaki Elif Bozkurt, 22 yaşında meme kanserine
yakalandığını ve yorucu bir süreçten geçtiğini söyledi.

Hastalığının
üzerinden yıllar geçtiğini belirten Bozkurt, "Çok genç yaşta meme
kanserine yakalandım. Meme kanserini elime kitlenin çarpmasıyla fark
ettim. Daha sonra doktor sürecim başladı. Kontrole gittim, kemoterapi
gördüm ve ameliyat geçirdim. Şu anda da hormon tedavisi görüyorum. 6
ayda bir doktora kontrole gidiyorum. Hormon tedavim devam ediyor. 9'uncu
yılımdayım, 10 yıla tamamlayacağız. Sonra rutin 6 aylık kontrollerime
devam edeceğim." diye konuştu.

"Kanseri öğrendiğimde hiç ağlamadım"

Kanserin ne olduğunu bilmediğini, bu süreci yaşadıktan sonra öğrendiğini dile getiren Bozkurt, şunları kaydetti:

"Kanseri
öğrendiğimde hiç ağlamadım. Annem ile doktorun yanına gittik. Annem
ağladı, sil gözyaşlarını dedim anneme. Sonra odadan çıktık. İnsanların
vücudunu tanıması gerekiyor. Düzenli olarak yılda bir genel cerrahi
bölümüne gitmesi gerekiyor. 20 yaşından itibaren elle kontrollerini
yapsınlar. Erken teşhis hayat kurtarıyor. O yüzden kadınlar ihmal
etmesinler. Geçen yıl da Onkoloji Günleri etkinliğine katılmıştım.
Buraya gelip hikayemi anlatıyorum. Kanser hastalarına umut oluyorum. 22
yaşında da meme kanserine yakalanabiliyorsun. Kadınlar genelde meme
kanseri taramasına 40 yaşından sonra gidiyor. 20 yaşından itibaren
kontrole gidilmesi gerektiğini söylüyorum."

"Hikayemle umut olmaya geldim"

İki kez kanseri yenen 36 yaşındaki İlke Topay ise İzmir'den geldiğini ve 2015'te meme kanserine yakalandığını anlattı.

Kemoterapi, radyoterapi gördüğünü, ameliyat olduktan sonra hormon tedavisine devam ettiğini ifade eden Topay, şöyle konuştu:

"2021'te
tekrar meme kanserine yakalandım. Yine aynı süreçlerden geçtim. Şu anda
hormon tedavisi görüyorum. İlk kanser olduğumu öğrendiğimde şok oldum.
Zor bir süreçti benim için. Bu konuda insanların kendi vücudunu tanıması
çok önemli. Onkoloji günlerine geçen yıl katıldım. Bu yıl da konuşmacı
olarak katılıyorum. Hikayemle herkese umut olmaya geldim. Erken teşhis
hayat kurtarır, vücudunuzun bekçisi olun."

Erken
teşhisin hastalığın daha fazla ilerlemeden tedaviye başlanmasına imkan
tanıdığını vurgulayan Topay, bundan dolayı kadınlara ihmal etmeden
kontrollerini yaptırmaları uyarısında bulundu.

"Renkli giyindiğimde kendimi daha canlı hissediyorum"

Kanseri yenen 65 yaşındaki İzmirli Saadet Kökler ise 2005'te meme kanserine yakalandığını belirterek, şunları söyledi:

"Göğsümdeki
kitleyi fark ettim, daha sonra cerrah doktora gittik. Akabinde göğsüm
tamamen alındı. Kemoterapi gördüm. Doktorlar daha sonra akciğerime
sıçradığını söyledi. Akciğer ameliyatı da oldum. Yapabileceğim tek bir
şey vardı, güler yüzlü olmak. 2005 yılından bu yana ciddi yol aldım.
Meme kanserine yakalananların hayata sıkı sıkı sarılıp yaşamlarına devam
etmelerini istiyorum. Renkli giyinmemin sırrı, renkli giyindiğimde
kendimi daha canlı hissediyorum. Bana yansıyanları karşı tarafa
yansıtmaya çalışıyorum. Böyle olmaktan mutluyum. Kadınlar sağlıklarını
ihmal etmesinler, düzenli olarak kontrollerini yaptırsınlar."

Kaynak: AA