Çölyak hastalığının, ince bağırsağın gluten adlı bir proteine karşı ömür boyu süren ve kronikleşen hassasiyeti olarak tanımlandığını belirten Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dyt. Merve Sena Nazlı, hastalığın her yaşta ortaya çıkabildiğini vurguladı. Teşhis sürecinin zorluğuna da değinen Nazlı, Çölyak hastalığının belirtilerinin başka sağlık sorunlarıyla karışabildiğini ve doğru tanı için spesifik testler gerektiğini ifade etti. Nazlı, bu testlerin kanda gluten karşı antikor seviyelerinin ölçülmesini içerdiğini ve pozitif sonuçlar durumunda ince bağırsak biyopsisi yapılmasının gerekebileceğini aktardı.

Glütensiz tıbbi beslenme tedavisinin Çölyak hastaları için ömür boyu devam etmesi gereken tek etkin tedavi yöntemi olduğunu vurgulayan Nazlı, bu tedavinin hastaların klinik semptomlarının azalmasını, test sonuçlarının normalleşmesini ve bağırsak mukozasının sağlıklı yapısına dönmesini sağladığını belirtti. Alternatif tedavi yöntemlerinin bilimsel bir dayanağı olmadığını da ekledi.

AZ MİKTARI BİLE ZARAR VEREBİLİR

Az miktarda glütenin bile Çölyak hastalarına zarar verebileceğini söyleyen Nazlı, market ürünlerinin etiketlerinin dikkatlice okunması gerektiğini ve yaşam boyu glütensiz diyetin sürdürülmesinin önemini vurguladı. Yılda en az bir veya iki kez diyetin etkinliğinin kontrol edilmesi gerektiğini belirten Nazlı, düzgün ve kaçaksız bir diyetin hastaların belirtilerinin iyileşmesine yardımcı olduğunu, ancak ufak kaçamakların bile ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini sözlerine ekledi.

Çölyak hastalığının genetik bir geçiş gösterdiğini hatırlatan Nazlı, hastalığın teşhisi konan bireylerin aile üyelerinin de taranması gerektiğini ve erken tanının diğer ciddi sağlık sorunlarını önlemeye yardımcı olabileceğini belirtti. Nazlı, Çölyak hastalığının teşhis edilene kadar bir sağlık sorunu, teşhis edildikten sonra ise bir yaşam tarzı olduğunu ve glütensiz beslenmenin bu süreçte önemli bir rol oynadığını söyledi.

Muhabir: Özge Uğulu