Sağlık

İlaç kurunu sabitlemek çözüm değil! Başkan Sayılkan: Yine bir sürü ilaç piyasadan kaybolacak 

İlaçta Euro kurunun yüzde 30 artırılarak 14,03 TL’ye sabitlenmesinin çözüm olmayacağına dikkat çeken İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, kur sisteminden derhal çıkılması gerektiğini, önümüzdeki aylarda ilaçların yine piyasadan kaybolacağını söyledi 

Abone Ol

İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, ilaçlarda Euro kurunun sabitlenmesinin ilaç yoklarına çözüm olmayacağını, Türkiye’nin gerçeklerine uygun enflasyon oranında senede 3-4 kez güncelleme yapılması gerektiğine dikkat çekti. Eczacıların zam değil, ilaçların bulunabilir olmasını istediğinin altını çizerek, “1-1,5 ay sonra yine bir sürü ilaç piyasadan kaybolacak. Çünkü Euro kuru 30 lirayı aştığında 14 TL’den kimse ilaç getirmez. O yüzden ilaçlar yine gelmeyecek, yine kaybolacak. Yüzde 30’luk zam firmaları kurtarmaz. Biz de yine bas bas bağırmaya başlayacağız, ilaç yok bulamıyoruz diye” ifadelerini kullandı. 

İlaç kuru, gerçek kuru yakalayamadı 

Euro, 14 Aralık 2022 tarihinde 19 TL bandında işlem görürken; ilaçta Euro kuru Resmi Gazete'de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile yüzde 36,77 artırılarak 7,86 TL’den 10,76 TL’ye çıkarıldı. 23 Temmuz 2023 tarihinde ise Euro 29,83 TL’ye yükseldi. 7 ay süren sessizliğin ardından aynı tarihte ilaç kuruna yapılan yüzde 30 güncellemeyle birlikte 10,76 TL’den 14,03’e yükseltildi.

Bakan Koca'dan konuya ilişkin kritik açıklama 

Kabine toplantısı sonrası basın mensuplarının sorularını cevaplayan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ilaç fiyatlarına ilişkin kur güncellemesi yaptıklarını söyledi. Önceki senenin yüzde 60’ı olacak şekilde yapılan kur güncellemesini yerli üreticiyi ve ilaç temininde sorun yaşamamak için 6 ayda bire düşürdüklerini sözlerine ekledi. 

Zorunlu bir adım

Eczacıların ilaç zammıyla ilgili bir taleplerinin olamayacağını vurgulayan Başkan Sayılkan, ilaçların ısrarla Euro kuruyla belirlenmesinin sorunları artırdığını önemle vurgulayarak, “Yıllar önce böyle tuhaf bir uygulama yapılmış. Enflasyon da tek haneli gittiği sürece bir sorun yaratmamış. Ama şu anda enflasyonun bu kadar yüksek olduğu bir ülkede siz ilaç fiyatlarını belirleyen Euro kurunu Aralık’tan bu güne kadar 10,75 TL de sabitleyip dün yapılan zamla 14 TL’ye çıkarıyorsanız bu bir çözüm değil. Bu sadece bir süreliğine olayı rahatlatmak adına yapılmış zorunlu bir adım olur” dedi.

Çözüm önerilerini sıraladı… 

İlaç krizini çözmenin Euro kuruyla olmayacağını söyleyen Başkan Sayılkan, Türkiye’nin gerçeklerine uygun bir fiyatlandırma politikası belirlenip enflasyon oranında fiyatların her 3 ayda bir güncellenmesi halinde ilaçların piyasaya çıkacağını söyledi. Sayılkan, “Senede bir defa Aralık’tan Aralık’a yaptığınız zaman son yıllarda enflasyon yükseldikçe son 3-5 ayda inanılmaz ilaç yokları çıkıyor. Eczacı da bu noktada zam istemiyor. Biz sadece ilaçlar bulunabilir olsun, vatandaşa kolayca ulaştıralım istiyoruz. Bir başka sorun da mevcut kararnameye göre ilacın fiyatı arttıkça eczacının karı azalıyor. Bizim zamla ilgili her herhangi bir talebimiz yok. İşimizi yapalım derdindeyiz. Ama birileri ilacın fiyatını düşük tutmak adına Euro kurunu sabitleyerek tuhaf bir uygulama yapıyor. Orada ısrar ettiğinizde sorun büyüyor. O uygulamada vatandaş ve eczacılar olmak üzere birçok kesimi mağdur ediyor” şeklinde konuştu. 

Mağduriyet devam ediyor 

İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, Euro kuruyla sabitlenen ilaç kuru arasındaki farka ilişkin yaptığı açıklamada, “Yurt dışındaki ilacın fiyatını Türkiye’de üçte bir fiyata belirleyerek bu işten tasarruf etmeye çalışmak doğru. Ama tamamı ithal bir üründe, sektörde Euro kurunu bu kadar düşük tutarak işi götürmeye çalıştığında da vatandaş da eczacı da mağdur oluyor. Son birkaç aydır arkadaşlarımız reçetelerdeki eksikleri tamamlamak için ekstra mesailer veriyorlar. Birbirlerinden alışveriş yapıyorlar. Tek tek eczane eczane ilaç arıyorlar. Reçetedeki dört kalemden biri eksik, beş kalemden iki tanesi eksik oluyor. Bu koşullarda bu işi sürdürmek de çok zor. Dolayısıyla kalıcı ve akılcı bir çözüm birlikte bulunmalı” ifadelerini kullandı. 

‘Kazanan ilaç firmaları oluyor’ 

Uygulamanın sonucunda vatandaşa daha çok fark çıkacağını vurgulayan Başkan Sayılkan, bu işin kazananının ilaç firmaları olduğuna işaret etti. Ödenen bedelin artacağını vurgulayarak, “Bunun bedelini ödemekle ilgili ben 10 TL’ye ilaç alırken başka bir bedel ödüyordum, 13 TL olduğunda depoya, depolarda firmaya daha farklı bir bedel ödüyor. Zammı isteyen zammı talep eden zam geldikçe bir kazanç sağlayan varsa o da firmalardır. Ama bunun faturasını da mevcut depolara, firmalara kesme şansımız yok. Çünkü yüz yıllık Cumhuriyet’te ilacı üretmezseniz, bu kadar önemli ürünü dışarıya bağlı ithal hale getirirseniz o zaman da çok fazla yorum yapma şansınız kalmıyor. Öyle bir noktaya geliyorsunuz ki; Paranız varsa alıyorsunuz, paranız yoksa alamıyorsunuz” diye söyledi.