Geçen haftalarda Merkez Bankası’nın Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), banka genel müdürlüklerine ilettiği 20.03.2023 tarih E-TCMB. 80372040-010.07.01-589 sayılı yazı ile belirtilen şartları taşıyan tüzel kişi banka müşterilerinin döviz pozisyonu raporu bildirimlerine dair bilgilendirmede bulunduğunu yazmıştım. Yazıda ekte bir örneği yer alan döviz pozisyon raporunun, takip eden ayın ilk 10 iş günü içerisinde yapılması gerektiğini belirterek ilk bildirim döneminin de Mart 2023 olduğu belirtilmiş idi. Yani Mart 2023 dönemi için raporlama süresi 14 Nisan’da doluyor. Kredi ve döviz hareketlerini kontrol altında tutmak amacı ile oluşturulduğunu düşündüğüm bu raporlama sistemi ile ilgili çekincelerim var. İlgili raporun açıklamalar bölümünde bazı bilanço kalemleri ile ilgili bilgi istendiğinden, ayrıca mizan hazırlanmasına gerek olmadığından bahsetmesine rağmen raporu hazırlayabilmek için aylık işlemlerin bitmiş olması gerekmekte. Birçok işletmenin muhasebe yapısı buna hazır değil. İlk raporlama süresinin bitmek üzere olduğu bu dönemde işletmeler aylık işlemlerini henüz tamamlamış bulunmadığından sağlıklı bir raporlama olmayacağı kanaatindeyim. Toplam kredi tutarının 5 milyon ve üzeri olarak belirtilmesi büyüklü küçüklü birçok firmayı kapsama almaktadır ve bu firmaların birçoğunda muhasebe sistemi neredeyse yok gibidir. Yıllık işlemlerin bitmesi yıllık kazançların, yıllık bilançoların hazırlanması için Gelir İdaresi dahi, Gelir Vergisi mükelleflerine üç ay, Kurumlar Vergisi mükelleflerine dört ay veya dönem içerisinde geçici vergi hesaplayabilmek için dahi iki ay gibi bir süre tanırken Merkez Bankası’nın aylık işlemleri bitirmek için on gün süre tanıması, raporların sağlıklı olmamasına sebep olacaktır düşüncesindeyim. Şu anki mevcut durumda bu raporun hazırlanabilmesi neredeyse imkansıza yakındır. Ancak bünyesinde güçlü mali işler departmanı bulunduran firmalar bu raporu belki yetiştirebilirler. Kaldı ki bu firmalar da kapsama giren firmalar arasında çok az bir orana sahip olacaklardır. En azından raporlar geçici vergi dönemlerinde yapılsa idi ya da on iş günü değil de örneğin mart dönemi için mayıs ayının ilk on iş günü denseydi daha sağlıklı raporlama elde edilebilirdi. Merkez Bankası’nın bu kararını gözden geçirmesini umut ediyoruz.