Bencillik ve affetmeme karanlık gibidir. Bencillik negatif bir olgudur ve bencilikten doğan affetmeme olgusu da negatiftir. Karanlığın bir varoluşu yoktur, o sadece ışığın yokluğudur. Karanlık ışığın inkâr edilmesidir. Bu yüzden karanlığı yenmek için ışığın ortaya çıkması yeterlidir. Başka bir şekilde karanlık yok olmaz.
Bunun gibi pozitif negatifi, ışık karanlığı yok eder. Tekâmül eden insan bünyesinde bencilliği yok ederek affetmenin ışığını ortaya çıkarır.
İnsanlar çağlar boyu zoraki bir şekilde affetmeye yönlendirildi ama hep başarısız oldu. Oysa ki tekâmül eden birey farkındalığını yükseltir ve bencilliğin karanlığını yok eder. O zaman affetme ışığı kendiliğinden parlar.
İnsan varlığındaki karanlığın merkezi bencilliktir. Bencillik karanlığını farkındalık ışığı dağıtabilir. Yoksa öfkeyi, nefreti, kini sürekli bastırmak gerekir ki, bu hiçbir işe yaramaz. Çünkü bastırılan negatif duygular bir gün gelir patlamaya neden olur. Bu öfke, nefret, kin patlamaları kişiyi yıpratır.
Birey affederek vücuduna yayılan ve onu zehirleyen negatiflikleri atmalıdır. Yapılması gereken bu negatiflikleri affetmeyerek bastırmak değil, affederek dışarı atmaktır.
Hâlbuki cahil insan affederek yaralarını iyileştireceğine onlarla sürekli oynar ve hafızada taze tutar. Affetmeyerek acılarına yapışır, yaraların iyileşmesine izin vermez. Nefret yüklerini taşıyan ve affetmeyen insanlar hem nefreti sürekli yaşıyor hem de çevresine nefret yayıyorlar.
Oysa tekâmül eden insan artık acı verici geçmişten kurtulur ve şimdide yaşamaya başlar, geçmişte olan olumsuzlukları unutur. Şimdide yaşamak en pozitif yaklaşımdır ve affetme edimi kendiliğinden gerçekleşir.
Dünya Değişim Akademisi, “Tekâmül Sanatı Değişim Programı”nı sunuyor bu konuyla ilgilenenler için. Bilimsel yöntemlerden oluşan program her biri 45 dakikalık 8 seanstan oluşuyor.
Kendimizi değiştirerek dünyanın değişimine de katkıda bulunabiliriz. Kendimizi değiştirelim, dünya değişsin!