Hızlı, tempolu, yeniliklerin ve sürekli telaşın olduğu bu çağda, günlük olarak tamamlamamız gereken göz korkutucu aktiviteler listesi karşısında bunalmak işin kolay tarafı. Bazen tembellik baskın gelir ve ilham almak daha da zorlaşır. Şüphesiz, bu durumlarda sıkışmış hissetmek doğaldır. Ancak başarı, bu durumun üstesinden gelmeye bağlıdır.
Felsefelerine her zaman hayralık duyulan Japon yöntemleri, basit ve etkili oldukları için tembelliği tedavi etmek adına öne çıkıyor. Tembelliğin üstesinden gelmek, üretkenliği ve verimliliği artırmak için farklı Japon yaklaşımlarına göz atmakta fayda var.
1. Kanban
Kanban yöntemi, ekipler, bireyler ve organizasyonlar arasında iş akışını yönetmenin görsel bir yoludur. Japoncada “görsel sinyal” veya “kart” anlamına gelir.
Fikir, zamanında Toyota Otomotiv’de endüstri mühendisi olan Taiichi Ohno’dan geldi. Kanban yöntemi, Batı’da Jim Benson tarafından kişiselleştirilip, daha kullanılabilir hale getirildiği için bu kadar popüler hale geldi.
Kanban yöntemi ile daha üretken olmak kolaydır. Nedeni ise tüm görevlerinizi tek bir yerden yönetebilmenizi sağlamasıdır.
Kanban panolarındaki üç sütun Hazır, Devam Ediyor ve Tamamlandı’dır. Görevleri veya iş öğelerini kağıtlara veya post-it’lere yazarsınız. Örneğin görevleri renk kodlamasıyla projelere ayırabilirsiniz. Bir işi bitirdiğinizde, onu sütunlar arasında hareket ettirirsiniz. Bunun için Trello, Asana ve Notion gibi üretkenlik artışı sağlayan özel uygulamalar da vardır.
Kişisel Kanban’da iş akışının en iyi yanı nedir? Yapılacaklar listelerinizi değiştirerek görevde ve programda kalabilirsiniz. Kişisel Kanban ile, tıpkı geleneksel bir yapılacaklar listesinde olduğu gibi, tamamlanmış sütundaki bir görevi işaretlemenin verdiği tatmin duygusunu yaşarsınız. Bu duygu diğer görevler için sizi harekete geçiren önemli bir uyarıcıdır.
Genel olarak, Kanban çok güçlü bir kavramdır. Sonuçlarınızı görselleştirdiğinizde gününüzü, haftanızı ve ayınızı daha etkili bir şekilde planlayabilirsiniz. Bu, dağınık hale gelebilecek uzun görev listeleri yazmaktan çok daha kolay bir şekilde verimli kalmanızı sağlar.
Ayrıca, kişisel bir Kanban süreci görevlerinizi önceliklendirmenize yardımcı olacaktır. Sonuç olarak, bu ertelemeyle mücadele etmenize de yardımcı olabilir.
2. Kaizen
Kaizen, “iyi değişim” veya “iyileştirme” anlamına gelen iki Japonca kelimeden türemiştir. Ancak yalın ilkelerle ilişkisi sonrası “sürekli iyileştirme” anlamına gelmeye başlamıştır.
Kaizen Enstitüsü’nün Kurucusu Masaaki Imai’ye göre sistemin işleyişi oldukça tatminkar. “Kaizen, kişisel, ev, sosyal ve çalışma hayatında sürekli iyileştirme anlamında da yorumlanır. İşyerlerinde uygulandığında, herkesi (yöneticiler ve çalışanlar dahil) kapsayan sürekli iyileştirme anlamına gelir” diye açıklıyor Masaaki.
Bu, II. Dünya Savaşı’ndan sonra başlayan bir Japon kalite hareketidir. Toyota’nın konsepti üretim sürecine yoğun bir şekilde entegre etmesi nedeniyle büyük bir hit olmuştur. Şirketin yönetim ve üretim süreçlerini tanımladığı için “Toyota Yolu” olarak adlandırılır. Toyota Yolu kullanılarak, insanlar işlerini iyileştirmeye teşvik edilir.
Kaizen ile bir süreçten geçerken israfı ve gereksizliği ortadan kaldırırsınız. Sonuç olarak, verimlilik kademeli olarak gelir. Japonlar her seferinde bir şeyi daha hızlı ve daha iyi yapmayı hedeflerler.
Ancak Kaizen’in iş ve üretim dışında kullanılabileceği birçok yer daha var. Kaizen ile bir süreci içeren hemen hemen her şeyi geliştirebilirsiniz. Aynı şeyi tekrar tekrar yaparak, parça parça geliştirebilirsiniz.
3. Ikigai
Japoncada ikigai, “var olma nedeni” anlamına gelir. Japoncada iki, “yaşam” anlamına gelir ve gai’de, değer anlamına gelir. Başka bir deyişle, ikigainiz, size hayatta neşe getiren her şeydir. Ya da başka bir deyişle, yataktan her sabah kalkmanız için size ilham veren, size neşe getiren şeydir.
Ikigai batı felsefesinde, geleneksel Japon felsefesindeki gibi mutluluğu bulmaktan ziyade, hayalinizdeki işi keşfetmek için kullanılır.
Batı tarzı ikigai’ye göre kariyerinizde bu dört özellik varsa hayalinizdeki kariyeri bulmuşsunuz demektir:
- Tutkularınız
- İyi olduğunuz şeyler
- Para kazanabileceğiniz iş türleri
- İnsanların ihtiyaçlarını karşılayabilmek
Peki İkigai’nin faydaları nelerdir?
Yaşam beklentisi açısından Japonya dünyada üst sıralarda yer alıyor ve kadınların 87-97 yıl, erkeklerin ise 81-91 yıl arasında yaşaması bekleniyor. Diyetin yanı sıra birçok Japon, ikigainin uzun ömür ve yaşam kalitesinde önemli bir rol oynadığına inanıyor.
Ikigai’nizi bilmek daha uzun ve mutlu bir hayat yaşamanıza yardımcı olabileceği gibi:
- Size uygun bir çalışma yaşam tarzı yaratın
- İşyerinde güçlü bir sosyal ağ kurun
- Sağlıklı bir iş-yaşam dengesi koruyun
- Kariyer hayallerinizi gerçeğe dönüştürün
- İşinizden zevk alın
Ikigai’nizi bilmek ve anlamak, kişisel ve profesyonel anlamda sizi zirveye taşıyabilir.
