Merkez Bankası sekizinci toplantısında da faizi sabit tuttu. Gerçi beklenti ne faiz artışı ne de indirim konusunda bir beklenti içermemekte idi. Ancak rapordaki başlıklar hatta satır aralarında bir faiz indiriminin takvimine ilişkin ipuçları beklenmekte idi. 2024 bunun için uygun mudur? Erken olur mu? Sorularına cevap ararken, beklenti yorgunu olmamak ya da erken faiz indirimi ile enflasyonu daha da zor hale getirmemek de vardı.

Ekim ayında enflasyonun ana aksında bir düşüş vardı. Buna paralel yavaşlayan yurt içi talebin enflasyonu daha da indirim bandına çekeceğine yönelik işaret geldi. 

Temel malların enflasyonu düşme eğiliminde. Hizmet enflasyonu ise hala zorlu bir direnç içerisinde. PPK metni de Para politikasındaki kararlı duruşa dikkat çekiyor: Yurt içi talepte dengelenme, Türk Lirası’nda reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelmenin, aylık enflasyonun ana eğilimini düşüreceği ve dezenflasyon sürecini güçlendireceğine dikkat çekilmiş. Bu sürece maliye politikasının uyumunun önemli katkı sağlayacağı belirtilmiştir.

Sonuçta faizler ne olacak demeden, enflasyon süreci böyle devam ettiği sürece, beklentileri göz önüne alarak öngörülen dezenflasyon sürecinin gerektirdiği sıkılığı sağlayacak şekilde…” ifadesiyle yumuşak bir ifade oluştuğu söylenebilir.

İyimser bir okuma ile “Kasım ayı enflasyonu beklentilere uygun gelir, ve seyir bozulmazsa sekiz aydır sıkı tutulan faizde gevşeme görülebilir. % 50 olan politika faizi indirilebilir.

Konunun “enflasyon sebep” boyutuna bakılınca, 2024 Ekim ayında % 48.5 oldu. Geçen sene Kasım, Aralık için enflasyon toplamda % 6,20 seviyesinde idi. Bu seviyede kalsa bile % 41,5 olan önceki enflasyon hedefinin tutma ihtimali bulunmaktadır. Dolayısıyla 26 Aralık’ta toplanacak Para Politikası Kurulu’nun hareket alanı çok değilmiş gibi görünse de 300 bps indirim uygun olabilir. Ancak bunun görünürlüğü ve fark edilmesi ve güçlü etki doğurması açısından ilk indirim 500 bps ile gelebilir. Bu da 2024 pas geçilip, Ocak 2025’te olabilecektir.

Ancak Ocak ve Şubat aylarında enflasyonda yaşanan düşüşün 5 puan kadar olması ile bu da ayrı bir moral olacaktır. 2024’te 11.20 olan iki ayın toplam enflasyonu % 11,20’dir. Enflasyondaki düşüş faiz indirim beklentisini arttıracak, 2025 ilk altı ayında % 30 konuşulmaya başlar. Bu da yıllık enflasyon üzerinde hala bir reel faiz payı demektir. 

Şirketler gerçekten zorlu dönemden geçti. Dış finansmana açık ve alışık olanlar mevcut parasal ve mali sıkılaştırma ile yurtiçi talebin düşmesini dahi kavrayamadılar. Maliyetli fonlara yöneldiler. Bulamayanlar iflasa gitti. Tamam!.. Bu süreçte elenmeler normal, zayıflar sistemden düşsün ona da kabul… Ancak bu durum şirketleri işbirliklerine ve ortak hareket etmeye yöneltemezse kaybeden milli ekonomi olacaktır. Buna ekonominin tazelenmesi de diyebiliriz. 

Şirketlerin bu süreçte verimliliği keşfetmesi beklenir. Bu dönem hakikaten bir yenilenme yeni fırsatlar arama ve etkin kaynak yönetimine yönelme zamanı olacaktır. 3 ay sonra bunları daha rahat konuşmaya başlayacağız.