Ülkemizde yazın en sıcak günleri ara vermeden devam ediyor. Manisa da bu konuda başları çekiyor. Aklıma Manisaspor ile Galatasaray arasında oynanan karşılaşma geldi.

Tarih 19 Ağustos 2006. Yer Manisa. Dakikalar 70’leri gösterirken Manisaspor'dan Michal Meduna yere yığıldı. Sağlık ekibi müdahale etti. Hemen ambulansla hastaneye kaldırıldı. Kalp krizi geçirmişti. Bu dönüm noktası oldu. Maç 20:00'de başlamıştı. Artık daha geç başlayacaktı.

Ağustos aylarında batı şehirlerinde maçların başlama saatleri 21:45. Basın için hiç uygun bir saat olmasa da sporcu sağlığı için gerekli bir şey.

***

O Manisaspor amatör kümeye düştü ve yerini Manisa FK aldı. Evinde Sakaryaspor’u ağırladı. Geçen hafta iyi oynamasına rağmen deplasmandan mağlubiyetle dönmüştü. Morallerin bozulmaması için mutlaka puan alması gerekirdi. 

Karşılaşma karşılıklı ataklarla başladı. Bu ataklar tehlike oluşturan türden değildi.

Taa ki 23’üncü dakikaya kadar. Konuk takım öne geçti ve üstünlüğü eline aldı. Bu golden sonra topu rahatça ileriye taşıyıp pozisyonlar buldu. Kalesine de pek getirtmedi. Her şey güzel gitti.

İlk yarı bu skorla sona erdi.

2. yarı roller değişmişti. Maça ev sahibi takım iyi başladı. İlk dakikalarda beraberliği yakaladı. Ardından öne geçti. Her şey güzel giderken, son dakikalarda Alperen Uysal'ın hatası penaltıyı getirdi. 3 puan avuçlarının içindeyken, uçtu gitti. Kalabalığa doğru gelen uzun topa çıktı. Top göğüs hizasındayken arkadan rakibine de müdahale etti. Oysa kalesinde kalsa, tehlike bile yaşanmayacaktı.

Müsabaka 2-2 berabere sona erdi. 

***

İki farklı yarı izledik. İlk yarı Manisa FK'lı oyuncular rakiplerine uzak kaldı. Bu da kalesine rahat gelinmesine neden oldu. Hava toplarında da oldukça etkisizdi. Sürekli kafa vurdurdu. Bire bir oynamayı başaramadı, boşta çok adam bıraktı. İlk golü de bu sebepten yedi. Yardımlaşma da azdı. Futbolcular birbirine uzak kaldı. Sakaryasporlu oyuncular da kendi yarı alanlarının önüne kadar çekildi, adam adama oynadı ve kalesinde pozisyon neredeyse hiç vermedi.

İkinci yarıda Sakaryaspor frene bastı. Son 45 dakika tamamen etkisiz kaldı. Buna karşın Manisa FK ekstra bir şey yapmadı, vites yükseltemedi. İlk yarıdaki hatalar devam etti. Sadece rakibinin kötü oyununu iyi değerlendirdi. 

***

Karşılaşmada öne çıkaracağım 2 isim vardı. Max Gradel yeşil siyahlı takım adına iyi işler yaptı. Çok çevik ve rahatça adam geçebiliyor. Ama 2. yarının ortalarında yoruldu ve oyundan düştü.

Diğer isim siyah beyazlılardan Moryke Fofana'ydı. Pek fazla görünmese de 2 gole imza attı. Genellikle goller atan oyuncular maçın adamı seçilir. Ben bunu hiç önemsemem. Mücadeleye önem veririm. Fofana’nın sol çizgiden topu alıp, tek başına ceza alanına yaklaşıp, gol atması alkışlanacak bir hareketti. 2. golde de topu tavana gönderdi. Kalecinin kurtarması imkansızdı. Yaptıkları herkesin harcı değildi.

***

İyi olanlardan bahsettim. Kötü olana da değineyim. Bede Osuji pek varlık gösteremedi. Yabancı statüsünde oynayan birinden çok şey beklenir. Beklentilerin çok uzağında kaldı.

Hakem Alpaslan Şen pozisyonun tamamlanmasını beklemeden 2 kere düdük çaldı. % 100 emin olabileceği pozisyonlar değildi ve gol olabilirdi. İlk golde santra yaptırdı ve hemen ardından durdurdu. Pozisyon incelemesi bitmemişti sanırım. Öncesinde iletişim aletinde sorun olmuştu. Normal şartlarda oyun başlamışsa VAR devreden tamamen çıkar ve karar hatalı da olsa kalır, düzeltilemez.